Mars Yengeç Burcunda... AlHena Yıldızı İle Kavuşumda

Yıldızların Ayağı... 

Ay Koç burcunda, Fer'ul Muahhir menzilinde...

Insan mertebesi, Cami esmasının manası içinde. 

"Her şey bende bir gizli düğüm" dediği esrar Necip Fazıl'in.

İnsan, tüm kainatın sırrını taşır  kendinde...

Insandan kasıt O! ALLAH 'ın SEVGILISI! (Hz. Muhammed sas)

Bizler ise hakiki insan sırrına erişmeye çalışan insancıklar...

İnsan olmaya çalışanlar. 

Ay ve Güneş sextili hakim güne.

Kendini doğrudan ortaya atan, çekinmeyen duygular

benliğin özünde coşkun bir pınar gibi fışkırıyor.

Ne hissediyor ise anlatacak belli, 

tutamayarak kendini,  sabırsız ve bir o kadar çocuksu,

duyurmak için kendini , bir sır bırakmadan içinde...

Oysa insanın kendisi kendisine sır,

Bilemez ve anlatamaz ne kadar istese de...

Bilmek ise dipsiz bir kuyu!

Mars Yengeç burcunda; Al Hena yıldızı ile kavuşunca;

yüzeysel arzular sarmasın o guzel kalbini...

Geçici dünya hevesini çıkar göğsünden.

Göğsündeki ilahi nefesi tüketme boş yere,

O nefes senin en büyük emanetin!..

Koç burnundaki AY, Yengeç burcundaki Mars'a 

meydan okuyor duyguların ve hislerin en yüksek mertebesinde

"Çatlıyor yırtınıyor yokuşu sökmek için

  Hey Sakarya kim demiş suya vurulmaz percin" 

diyerek anlattığı Necip Fazıl 'ın.

Insan anlamaya ve tüm zorluklara rağmen, 

kendini tüm samimi duyguları ile ortaya koymaya çalışır 

ve çabalarken bugün;

Saat tam 13:30 da AlHena yıldızındaki Mars ile Ay,

sanat çalışmalarında parlak bir ışık gibi yanar. 

Çünkü İkizler takımyıldızında parlayan ayaklar canlanır.

Aman ayaklara dikkat bugün 

gittikleri yerlerden sorumlu onlar,

sonra şikayet ederler Rabbe, 

kulun asi yürüyüş ve hareketlerine...

Ayaklara dikkat bugün,  

Adımlara dikkat bugün!

Şikayet etmesinler Rabbimize bir bir gittigimiz yerleri ve işleri 

Sonra kesilir adımların sesi. 

Ayaklara dikkat bugün...

Aşil topuğu gibi bugün, hiç ummadığınız bir anda

en zayıf tarafınızdan yanmasın canınız.

Hislerinizi ve kalbinizi dikkatli dinleyin bugün!..

Ayşegül Ahfa

Ay Kova Burcunda Sa'd ul Bula' Menzilinde

YUTANIN SAADETİ

Denize yakın olduğumda mutlu olduğum doğrudur, hele bir de tazecik balıklar ağa düştüğünde... "Işte dünya hayatı " diyorum. Hepimizin düştüğü ağlar ve sindirileceğimiz mideler var. 

Ay Kova burcunda... Sa'd ul Bula' menzilinde. "Yutanın Saadeti" . Rezzak esması yönetici.  Herkes bir şeylerin yutucusu. Bir bakmışsınız sizi de yutan bir şeylerin içinde meze olmuşsunuz. "Hani ava giderken av olmak " durumu. Rızık konusunu hele bu menzilde çok iyi anlamak gerekir. 

Düz mantığın dışına çıkalım tabii,  düşünelim biraz daha. Kova burcundayız yahu, biraz sıradışı hatta marjinal olalım hatta marjinal düşünelim. Sadece yemek içmek ve para kazanmak rızıkla llgili değil. Rızık, şu dünya hayatında nefsimize, kalbimize ve ruhumuza giren her şey... aynı zamanda.  Nur ile de besleniriz karanlık ile de... Sevgi ile de besleniriz nefret ile de... Kimi aşka kurban eder kendini yem olur... Kimi aşık arar kendine beslemek için ruhunu. Kimi kadın teninden, tenlerden, dokunuşlardan beslenir... Kimi güzel,  tatlı ve hoş sözlerden.  Bakışlarıyla doyurur kimi insan,  Kimi bir bakışa verir kendini ... Kimi hikmetli sözlerden , kimi ilimden,  kimi fikirden ve kimi de cirkef politika ve siyasetten!..

Ama görün izleyin ve bilin ki herkes ve her şey birbirini yer durur bu dünyada. Nefsler çeşit çeşit yutar ve kimi ruhlar bir hikmet için çırpınır,  kimi kalpler ise aşkın hakikati için... Ne aradığını bilen, bu dünyada ne bulamayacağını da bilir. Ne aradığını bilen ne bulamadığını da bilir. Her nefs vahşi ve her nefs terbiyeye muhtaç.  O yüzden bu menzil içinde iken Ay ve Rezzak olan Rabbin terbiyesi hakim iken , büyüklerin tavsiyesi "kimseye guvenmekte acele etmeyin" der. Buldugunuzu zannettiğiniz şeyin avı olabilirsiniz! Nefs kendi arzusunun ve hevesinin kurbanı etmeye, yemeye ve harcamaya hazır bekler.

Ama en güzeli odur ki; mütefekkir Salih Mirzabeyoglu'nun dizelerinde gecen o yüksek manada bulur kendini. Düşünün! 

BAŞBAŞA 

Billûrdan nur kâsesi

Gelenler var sükûtta

Âhengin kendi sesi

Huzur başka buutta

Avcıya emir geldi

İpekten de yumuşak

Bir el şahin pençesi

Yufkaca kavrayarak

Erdi yolun sonunda

Şahine av benmişim

Benim onun kanında

Artık günü gelmişim

1983

Salih Mirzabeyoğlu

İSLAMOFOBİ

Malesef müslüman olmanın bir kompleks gibi dayatılmasının bir başka türü. Dayanamadım ve yazdım. Azıcık uyanır mıyız yoksa bu zavallı islamofobi tabirini kullanmaya devam mı edeceğiz?

MERKÜR GÜNEŞ KAVUŞUMU... ALCYONE YILDIZI İLE

Merkür Güneş kavuşumu Süreyya Yıldızında 

"Güneş'in Kalbinde!"  

Ne Dilersen Dile Benden...

Güneş Merkür kavuşumu sıfır  derece İkizler burcunda gerçekleşiyor. Süreyya menzilinde ve Süreyya yıldızı ile kavusum halinde. Yeni karar ve başlangıçlar, bizim de üstümüzde olan bir manevi mertebeye ulaşıyor. El Batın esması yönetiyor. Bilmediğimiz hikmetleri işlerin yürütüldüğü özel bir gün. Rabbinizle vakit geçirin şu saatler Sultanın huzuruna kabul saati gibi... Ne dilersen dile gönülden olsun.

El Batın esmasının yorumunda Konevi şöyle der ; " Hakk'ı sadece O 'nu görmediğini bilen kimse görmüştür; sadece , O'nu bilmediğini bilen kimse bilmiştir. "

İkizler burcunun bilmekle ilgili tutkusu burada çözülüyor ve kendisini Hakk'ın bilinen ve bilinmeyen tüm güzelliklerine teslim ediyor.  Çünkü bu makamda artık bilmenin bir anlamı yoktur. Ilim ve bilgi ile burada Hakk'in hususi makamında yol alınmaz.  Burada teslim olunur ve Hakk'ın kendisine sunduğu ve görmediği halde iman ettiği şehadet mertebesi ve yüksek iman zuhur eder. "Şehadet ederim ki ..." sözü ile Mu'min görmediği halde görmüş gibidir! Allah'ı bilir! 

Meşhur bir hadis; " İlim Süreyya yıldızında dahi olsa gidip alınız " El Batın esması yönetici. .. Yani burada batıni ilme teşvik var. Süreyya ne kadar ulaşılmaz görünse batıni ilim de o kadar bilinmez. Batini ilim ise tasavvuf ilmidir. "Nefsi bilmek" ile baslar bu ilmin başı. Bu anlamda astroloji ilmi de batıni ilimler sınıfında , özellikle kamer menzilleri ile bunu anlatmaya çalışmanın sembolizmi ve ilmi....

DİLEK

Zaman bir perde mi bulut mu

Yanılgı bir his bir duygu mu 

Kanar yarada akan umut

Zaman bende fikrin dokusu...

Düşlerin ağında bir balık 

Sarhoş bir kovada kör delik

Dönüp duran saklı girdabın

Pençesinde merhem diledik..!

Ayşegül  Ahfa

YAN

BEKLEYİŞ

Baten Kaitos Ve Bir Ülkenin Dirilişi... Cezayir Katliamı

Bu katliam tarihinin haritasını inceledim bugün. Sabit yıldızlar, Koç burcunda biriken gezegenler ve Ay'in konumu oldukça dikkat çekici idi. Ay'ın Scheat yıldızı ile kavusumda olduğu bir gün. Mars 'a yaklaşan Ay, halkın öfkesini hatta yıkıcı bir öfkeyi temsil ediyor. Çünkü hem Koç burcu hem de Mars burada, sabırsız, kavgacı ve mücadeleci bir tavır sergiler. Ya istediğini alacak ya da ölecek. Kimseye tahammülü ve sabrı yok. 

   

   Üzgün ve bıkkın Cezayir halkının duygularının yükseldiği bir eylem sonucu başlayan bu katliam için, dikkat çekici bir faktör. Halkın öfkesini temsil eden, Scheat yıldızı ile kavuşan Ay Balık burcunda talihsiz etkiler barındırıyor ve Mars Koç burcunda... Yine Merkür ve Venüs'un Koç burcunda kavusumu ... 

   

Merkür'ün  Baten Kaitos yıldızı ile kavusumu, sıkıntılı ve zorluk içeren, düşme ve darbeler gibi yüksek güç ile uygulanan baskıları temsil ediyor. Baten Kaitos hz. YUNUS'un balığın karnında  hapsoldugu zorlu ve insan üstü sıkıntı ile anlatılır. Ve oradan yeni bir diriliş ile çıkışı mucizevi bir kurtuluş.. . Belki buradan ne çıkarabiliriz ne anlama gelir ki bu, pek çok insan katledildi,  kimse geriye dönmedi diyebiliriz. Ama uzun yıllara yayılan bu mücadele, bu katliama rağmen meyvesini vermiş,  pek çok sıkıntı , zorbalık ve ölümler Cezayir halkını durdurmamış, özgürlüğüne ve ülkesine kavuşmuştur ve işte bu onların yeniden dirilişi olmuştur, diyebiliriz. 

   

Dikkat çekici diğer unsur ise Pluton'un Aslan burcunda, Koç burcunda Mars ile üçgen açı yapıyor oluşu, ortaya çıkabilecek şiddetin boyutlarının ateş elementi ile çok yüksek seviyelere tirmanabileceğini gösteriyor. Ama burada en muhimi Aslan burcunda Pluton'un Asellus Borealis yıldızı ile kavusumu. Bu yıldız, şiddetli ölüm tehlikesi anlamı  içeriyor. Pluto ile bu etkisi geri dönülmez, ağır ve zor bir sürecin sembolü. Çünkü Pluto ağır hareket eden bir gezegen olarak, Cezayir üzerindeki baskı ve zorbalığı uzatan ve artıran ölümcül süreçte başrolde. Pluto kavusum yapan Ay ve Mars'ın tepesine (yani halk), üçgen bir açı irtibatı ile  iniyor. 

   Kasım 1954 de başlayan Cezayir bağımsızlık mücadelesinin temelleri bu eylem ve katliam ile harekete geçmiş oldu. 1962 yılında bağımsızlık kazandığında 1,5 milyon Cezayir'li şehit verilmişti.  Bir ülkenin yeniden dirilişi..

Gözler yıldız yıldız gökyüzünde saklanır

Kimse bilmez orada nasıl ağlanır

Son bir feryad ile karanlığa karışır 

Bilinmez alemlerin kapısında..!

ayşegül ahfa

Zamansız

Beklemek kör bıçak

 Zaman kesiksiz akıyor

 An be an kaynayan

 Bir oluş  ve yok oluslar arasında

 Çakan şimşekler gibi karanlıkta

 Bir var ve bir yoksun aslında

 Tıpkı masalların rüyası gibi

 Tatlı uykumun güzel prensi

  Ve prensesi...

Ayşegül Ahfa